11 Kasım 2010 Perşembe

...ve Sabancı çıldırır!


Evet sanırım okulumu zaman zaman normaldan daha çok sevmek mümkün oluyor. Özellikle de Sabancı Çıldırması geleneğini bozmayıp devam ettiren Sabancı gençliğini seviyorum şu an!

Bilmeyenler için kısa bir özet: Tarih 20 Kasım 2008, gece saatleri. Gece demişsem 12'yi geçmiş yani. Birçok fenomen olay gibi Sabancı Çıldırması'nın da başlangıcı bir hayli spekülatif. Kimine göre midterm'lerden çıldıran üç kız, yurt bölgesindeki en geniş avluda çığlık çığlığa koşturuyor. Avlunun iç tarafına bakan cepheden insanların da bu bağrışmalara katılmasıyla okul çapında bir çıldırma başlıyor. Artık şehirden izole bir yaşam süren gençlerin atraksiyona hasret kalması mı dersiniz, "bırakın eğlensinler çocuklar yaa" diye güler misiniz, şımarıklık falan diyip kızar mısınız bilmiyorum ama bence Sabancı Çıldırması sahiden bunalan bir grup öğrenciden dalgalar halinde tüm okula yayılan bir enstantanedir.

Neyse sonuç itibariyle konfeti niyetine yurt yaşamı usulüne uygun olarak tuvalet kağıtları saçılır üst pencerelerden, boş su bidonları toparlanıp birbirlerine vurulur davul misali, bilimum enstrüman ortaya çıkartılır ve kurtlar bir güzel dökülür sınavlarmış, ödevlermiş falan hiiiç dert edilmeden :)

Eh tabii böyle bir olay Sabancı fenomeni haline dönüşsün diye bir sonraki sene (20 Kasım 2009) özel çaba sarf edilir, facebook'ta event bile açılır ama olay spontaneliğini yani asıl özelliğini kaybettiğinden ilk seneki tadı bulamaz kimse.

2010'a geldiğimizde herkes yavaş yavaş "Acaba bu sene?" diye düşünür (herkes dediğime bakmayın ben ve oda arkadaşımdan bahsediyorum) ama bu seneki 20 Kasım zaten tatile denk geldiğinden pek de ümitlenilmez.

Ve derken 10 Kasım'ı geride bırakıp 11 Kasım'a geçildikten kısa bir süre sonra Sabancı yine çıldırır. Bidonlar, çimenlerin her noktasına atılan yün yumakları, binaların üst katlarından hortumla fışkırtılan sular (biraz abartıldığını söylemeden geçmeyeyim)... Artık teknoloji de dahil olur, projektörlerle bina duvarlarına videolar, protesto yazıları yansıtılır.

Sabancı Çıldırması hala devam ediyor, bu benim okuldayken yakalayabileceğim son çıldırmaydı ama üç çıldırma hiç fena değil vallahi, mutluyum :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder